DEFTERLERİMDE DURAN BİLGE SÖZLER veya MİNİ TESPİTLER (201-250)

    DEFTERLERİMDE DURAN BİLGE SÖZLER veya MİNİ TESPİTLER (201-250)

    201. Emre Kongar, 'Aydınlanma' başlığı altında der: "Her diktatör zalimdir... Yaşamın çeşitli alanlarını da denetlemek isteyince, kamu yaşamının dışında kalan yerlere de, bilime, sanata, edebiyata, özel yaşama, hatta yatak odalarına bile el attıkça, totaliterleşir, zulmü artar. 

    Her totaliter zalim diktatörün arkasında, iyi kötü bir ideoloji vardır: Ya bir dini ya bir siyasal ideoloji. Elbette her zalim totaliter diktatör, en büyük kötülüğü, zulmü için kullandığı ideolojiyi yapar."

    202. Cezayir ile ilgili bir filmden: "Unutma, bugün biz kaybettik, yarın Allah onlara cezalarını verir, hadi gidelim oğlum."

    203. Fikret Şimşek der: "Ben gidiyorum. Kime tutunacaksın şimdi? Oğuz Atay'a mı?"

    204. Servet Saygınoğlu der: "Bahardan önce gel. Gel ki bahar önce bana geldi diyeyim."

    205. Sabahattin Ali der: "Gidersem istikbalimi kaybedecektim, fakat durursam aklımı."

    206. Tomris Uyar, 'Yürükte Bukağı' başlığıyla der: "Yorgunum. Verebileceklerimden, veremediklerimden yorgunum. Biriktirdiklerimden. Bir alsalardı, o yürekliliği gösterselerdi."

    207. Alein Kentigerna, Ölüm Peygamberi'nde der: "İnsanın en büyük tehlikesi yine kendi karanlığı değil midir?"

    208. Hz.Ali der: "Koskoca alem içine yerleştirilmiş, sen hala kendini küçük bir şey mi zannediyorsun?"

    209. Adam Phillips der: "Kendi kişiliğini sonuna kadar ortaya koymak için kendine uygun biçimde yaşayan insana -hayatının eğer başlıca hedefi kendini geliştirmekse- bencil denir."

    210. Alfred Adler, 'İnsan Tabiatını Tanıma' adlı eserinde der: "Hayatımız tehlikeye girdiği zaman ortaya çıkan gerginlik, hayal gücümüzü çevrenin kötü etkilerinden uzaklaşabilmek için, pırıl pırıl ve iç açıcı bir durum yaratmak zorunda bırakmaktadır."

    211. Stefan Zweig, 'Satranç' da der: "Bize bir şey yapmadılar -sadece mutlak hiçliğe soktular, çünkü dünyada hiçbir şeyin insan ruhu üzerinde hiçlik kadar baskı yapamayacağı bilinir."

    212. Sabahattin Ali, 'İçimizdeki Şeytan' da der: "Dünyaya hükmetmeye hazırlanıyormuş!? Dünya kim? Benden başka dünya var mı? Herkesin bir tek dünyası vardır, oda kendisi..."

    213. Fikret Şimşek der: "Seçimlerimiz bizi biz eden önemli yol ayırımlarından ileriye taşınmak için el feneri vazifesi yapar."

    214. Victor Hugo, 'Sefiller' de der: "Adamın kasketinin altında görünen yüzünde mutlu bir ifade belirmişti. Oysa o çok acı çekmiş birisinin yüzüydü."

    215. Bir söz: "Uçmayı seviyorsun, düşmeyi de bileceksin. Korkarak yaşıyorsan, yalnızca hayatı seyredeceksin."

    216. Sumru Anamur, 'Efes'e Yolculuk' da der: "İnsan fedakarlık yapmaya başlamışsa büyümeye de başlamış demektir."

    217. Edgar Allen Poa der: "Beni yer altında yatan ölünün anısını rahatsız etmeye iten ne oldu?"

    218. Murat Ginlik der: "Yolun sevgiye düşmüşse bir yerde raslıyorsun illa ki şiire, ama bir kelime, ama bir dize."

    219. İsmet Özel der: "Ey yangınlar artığı! Her yangından arta kalan bir şey, her yangından arta kalan gerçek şey çoğalt beni."

    220. Behçet Necatigil, 'Eski Sokak' ta der: "Susanlara hiçbir şey sormayınız."

    221. Edip Cansever, 'Sonrası Kalır' da der: "Ben kendime bir karanfil mezarı satın aldım. Beni oraya gömecekler."

    222. Bir söz: "Ben senin mutluluğunu istiyorum dedi ve aldı gitti."

    223. Paulo Coelho der: "Acılar insanı değiştirir. Bir insanı değiştirmek istemiyorsanız onu kırmayın."

    224. Fikret Şimşek der: "Çok iyimser olanlara veda gecesi erken gelir. Onlardan bir süre sonra sıkılırsınız; ajandasızlıkları sizi bezdirir, sürekli her şeye, her tekrara yeniden başlayarak mutlu olurlar geciken ve planlanan şeyler uzadıkça."

    225. Fikret Şimşek der: "Zamanında gel ve işini devret."

    226. Fikret Şimşek der: "Çok iyimserliğe uyanık olarak meydan oku. Bir şey batarken, yanarken keyfine göre madahale edemezsin, edersen de sen de yanarsın. Yanmak, Mevlana'daki 'yanmak' olmayacaktır."

    227. Melana filminden: "Don Carlos dinliyor ve susuyordu. Derken şöyle mırıldandı: Affı olmayan yegane günah umuda karşı işlenendir."

    227. Helen Keller, 'Hayat Hikayem' de der: "Bizim mutluluk kapılarımızdan biri kapandığında bir diğeri açılır. Ancak biz kapanan kapıya o kadar çok bakarız ki açılan kapıyı göremeyiz."

    228. Aldous Huxley, 'Kadim Felsefe' de der: "İnsanların senin hakkında ne düşündüklerini önemsemeyerek, ömrünü uzatabilirsin mesela."

    229. Burak Aksak, 'Leyla ile Mecnun'da der: "Allahım hayallerime bile sığdıramayacağım böyle bir güzelliğin yeryüzünde işi ne? Belli ki varlığına delil olarak göndermişsin tamam da, bizim evde işi ne?"

    230. Mevlana der: "Bu dünyada neyi çok istersen, bu senin imtihanındır."

    231. Bir söz: "Şimdi size zezenin yolda bulduğu yırtık bir çoraba ip bağlayıp onu bir yılana dönüştürdüğü ve hamile bir kadını korkuttuğu sayfalardan kesitler sunardım ama..."

    232. Irvin D.Yalom, 'Nietzsche Ağladığında' adlı kitabında der: "Gördüğünde gördüğü bir şeye yapışıp kalmakta inat eder; ama buna sadakat der."

    233. Aldous Huxley der: "Mükemmel kişiyi aramaktan vazgeç. Tek ihtiyacın olan sana sahip olduğu için şanslı olduğunu düşünen biridir."

    234. Doktoyevski, 'Yeraltından Notlar' da der: "Korkaklığınıza ölçülü davranmak adını veriyor ve böylece kendinizi aldatıyor ve avutuyorsunuz."

    235. Fikret Şimşek der: "Bir tespitte bulunursun, kuvvetli bir öngörü belki. Demogoji yapmakla suçlarlar. Sonra bu doğru çıkar, hayal gücün yetkin olmuştur, yaşıyorsan gülersin buna, öldüysen fark attırmışsındır."

    236. Oğuz Atay der: "Sonra beni de dinlerler diye çok dinledim."

    237. Lev Nikolayeviç Tolstoy, 'Hayatın Anlamı' adlı eserinde der: "Allah bizden daima affetmemizi istiyor. Yoksa o da bizi affetmez. Herkesi affetmek lazım. Hele hele ne yaptığını bilmeyenleri."

    238. Sevim Ak, 'Mahalle Sineması' nda der: "Yalnız masallarda mı öpücükler mucizeleri gerçek kılar?"

    239. Cemal Süreya, 'Üvercinkaya' da der: "Keşke çocukken fazla mutlu olmayıp, birazını da bu zamanlara saklasaydım"

    240. Antone De Saint-Exupery, 'Küçük Prens'in Güzel Hikayesi' nde der: "Hoşça git, dedi tilki. Vereceğim sır çok basit: İnsan ancak yüreğiyle baktığı zaman doğruyu görebilir. Gerçeğin mayası gözle görülmez."

    241. Bir söz: "Acımasızca geçip giden yıllardan geriye kalan sadece yalnızlıklar oldu."

    242. Bir söz: "Gerçek bir aşkın korkunç ağırlığını taşıyamayarak, bir köprü gibi çöküp, iki kıyısında iki insanı çaresiz bırakan bir ilişki."

    243. Kafka, 'Milena'ya Mektuplar'da der: "Mesela, neden senin odanda duran, sen uzanırken ya da uyurken seni bütünüyle gören mutlu bir dolap değilim, neden değilim."

    244. Bir söz: "Kafan olmasa da zararı yok; şapkan olsun yeter... tüh be sana dünya."

    245. Bertrand Russel, 'Aylaklığa Övgü'de der: "Ne kadar akıllıca olursa olsun, hiçbir kural, şefkatin ve düşünceli davranışın yerini tutamaz."

    246. Bir söz: "Benimleydi ama biz değildik, mesafelerden ziyade yıpranmışlık vardı aramızda."

    247. Fikret Şimşek der: "Hemen kendimi tanıdım. Sabah erkenden kalkıyorsun defterlerinle, tabiatla, kitaplarınla, sevdiklerinle vakit geçiriyorsun."

    248. Fikret Şimşek der: "Tayyar Abi, sence bir kavga, yani ciddi bir kavga kahveden toplanan adamlarla kazanılabilir mi? Desene, aynı veya benzer şeylerle yaşayarak, değişimi reddedenlerle bir mücadele gerçekten başarılabilinir mi, yani zamanında?"

    249. Jose Mauro de Vasconcelos, 'Güneşi Uyandıralım' da der: "Uyuyalım! İnsan uyudu mu her şeyi unutur."

    250. Fikret Şimşek der: "Yazmak, vakit alır; yazmak, beni yormaz; yazmak; teselli eder; yazmak, seni bana istediğimde getirir; yazmak, beni dünya şampiyonu eder; yazmak, meydan okumaktır; yazmak, uçurumları kapatmaktır; yazmak, hayatı kendine anlatmaktır; yazmak, kendini sevmektir; yazmak, yanısıra okumaktır."