DEFTERLERİMDE DURAN BİLGE SÖZLER veya MİNİ TESPİTLER (151-200)

    DEFTERLERİMDE DURAN BİLGE SÖZLER veya MİNİ TESPİTLER (151-200)

    151. Albert Einstein der: "Gerçeğin ve güzelin peşinde koşmak, öyle bir etkinlik alanıdır ki, hayat, hayat boyu çocuk kalmanızı sağlar."

    152. Fikret Şimşek der: "Ve bazen üzülürüz bazı söylemlerle. Bu gibi şeyleri hızla bertaraf ederek yine hayat yolundaki çocukluğumuzla karşılaşırız."

    153. Fikret Şimşek der: "Neydi? Şimşek çakar; aydınlanma başlar." Bu yazımı 3 numaralı defterimin başına kapak etmişim. 

    154. 'Suçlu' adlı bir filmi izliyorum, saat 02:06. Kevin Koster başrolde. Film başlarken söylenir, bunu okuduğum kitabın ilk sayfasına da yazdım, bu yazı; "Beynimle oynadılar, ne olacağını bildiklerini sandılar, ama yanıldılar. Beni tanımıyorlar, bundan sonra ne olacağını bilmiyorum, ama şunu biliyorum; bana zarar verirseniz, ben size daha fazla zarar veririm."

    Bu oynamayı, benimle oynadılar, dendiğinde, oynananın 'Toprak' olduğunu düşündüm. 'Toprak' adlı bir kitap vardı bende. Bunu keyifle okuyacağım. Konu ciddi, bilgilenmek lazım. 

    Wendell Berry der: "Toprağa nasıl davranırsak, kendimize de öyle davranmış oluruz."

    155. Emel Anıl'ın çevirisiyle, 'Toprak-Uygarlıkların Erozyonu' adlı kitabında, Washington Üniversitesi, Dünya ve Uzay Bilimleri Profesörü olan David R.Montgomery, vrimli toprak katmanını tamamen kaybetmemek için insanın neler yapmasının gerektiğini anlatıyor.

    156. Warren Buffett'ten birkaç sözü alacağım buraya. Hepsine katılmıyorum. Kime ne kadar iyi geleceğini bilmek de zor. Defterime hepsini de yazmışım.

    "Eğer ihtiyacınız olmayan şeyler satın alırsanız. Çok geçmeden ihtiyacınız olan şeyleri satmak zorunda kalırsınız."

    "Nehrin derinliğini iki ayağınızla ölçmeye kalkmayın."

    "Çorap da olsa, hisse senedi de olsa, fiyatı düşerken satın alırım."

    "Borsa, sabırsızların parasını sabırlılara aktarma aracıdır."

    "Harcadıktan sonra kalanı biriktirmeyin. Birikimi kenara ayırdıktan sonra kalanı harcayın."

    "Dürüstlük çok pahalı bir hediyedir. Onu ucuz insanlardan beklemeyin."

    "İşe dans ederek gitmiyorsanız o işi bırakın. Yüksek ihtimal para kazanamayacak ve servet yaratamayacaksınız."

    "Para insanın temel karakteristik özelliğini neyse onu ortaya çıkarır. Görgüsüzsen paran olduğunda da görgüsüz bir milyarder olacaksın."

    "Başkaları aç gözlü olduğunda kork ve geri dur. Başkaları korktuğunda aç gözlü ol."

    "Denizler çekilince kimin mayosuz olduğunu anlarsınız."

    "Fırsatlar her zaman gelmez, eğer altın yağıyorsa büyük bir kova koyun, küçük bir kase değil."

    "Eğer bir hisse senedine 10 yıl sahip olmaya razı değilseniz, 10 dakika bile sahip olmayın."

    "Ben çok iyi bir yatırımcıyım çünkü aynı zamanda iş adamıyım. Ben çok iyi bir iş adamıyım çünkü aynı zamanda yatırımcıyım."

    "Bir firmaya yatırım yapacağınız zaman, o firmanın topluma ne katacağına, ne kadar büyüyeceğine bakmayın. Onun yerine rekabet avantajına ve bu avantajın ne kadar süreceğine bakın."

    157. Fikret Şimşek der: "Çocuksu; renkli sayfalarım benim. Aranıza alın beni de; doğduğum ve kendim olduğum yer orası."

    158. Hz.Muhammed der: "Cehenneme dayanacağın kadar günah işle."

    159. Nuri Bilge Ceylan 'Üç Maymun' filminde der: "Biri ölür üzülmezsiniz, sonra sandalyeye asılı hırkasını görürsünüz, o hırkanın duruşu kalbinize oturur."

    160. Nietzsche der: "Orada duruyorlar ve gülüyorlar; beni anlamıyorlar, ben bu kulaklara göre ağız değilim."

    161. Henrik İbsen der: "Ağaçta duran kuş, dalın kırılmasından hiç korkmaz. Onun güveni ağaca değil, kendi kanatlarınadır."

    162. Fikret Şimşek der: "Deftere yazmamın ve kitap gibi kullanmamın avantajları var: Şarzı bitmez. Reklam görme ihtimalim yok. Her sayfasında aklım ve ben kokar. Gözlerimi yoran ışık parlaklığı yok. Kaldığım yerden devam ederek veya geriye giderek sayfaları güzelleştiririm. Kolay kolay çalınmaz. İstediğim güzel insanları yanıma alırım, kendime tanıtırım ve her defasında açıp okuduğumda mutlu olurum, başkalarına da sunarım."

    163. Jorge Luis Borges, 'Alçaklığın Evrensel Tarihi' kitabında der: "...Adındaki 'alçaklık' sözcüğü gök gürültüsü gibi gürlüyor. Ama ses ve öfkenin ardında hiçbir şey yok... Yazarı mutsuz bir adamdı, ama öyküleri yazarak eğlendirirdi; aldığı hazzın yankısı ulaşsın okura."

    164. Fikret Şimşek Assos'da, dört duvar içinde bir yataklı bir masalı odadan der: "Saat 03:02. Dışarda Eşşek anırıyor. Hayret! O da benim gibi uyuyamamış."

    165. Memduh Bayraktaroğlu der: "Korku yerli yerinde kullanılırsa son derece yararlı ve faydalı bir duygudur. Korku yersiz olursa, kuşkuya kapalı olursa, 'kedi kıçını görmüş yara sarmış kırk metre beze sarmış' misali olursa çok tehlikelidir. Birileri birilerini daha kolay yönetebilmek, ellerindeki bazı şeyleri çalabilmek, duygu dahil, için uğraşan insanlar tehlikelidir. Korkutulduğumu anlayabilecek kadar anlayışlı olduğumda, bunun yersiz olduğunu kavradığımda zeki olduğumu bilirim."

    166. Fikret Şimşek der: "Ben, aşklarım, işlerim, düşlerim, kaygılarım... Kendime kurduğum kurmacaların arasında parçalanmış durumda sabahlarım."

    167. Fikret Şimşek der: "Benim bunları sizlere yazdığım gecelerde yoktunuz."

    168. Ursula K.Le Guin der: "Yaşamakla yaşamamak arasında hiçbir fark kalmadığında özgürlüğüne kavuşur insan."

    169. Fikret Şimşek der: "Sevilmesini bilirsek, başkalarına acı vermeyi unutur muyuz?"

    170. Nietzsche der: "Benim anlatacaklarım önümüzdeki 200 yılın tarihidir. ben neyin geleceğini, neyin olacağını anlatacağım. 'Nihilizmin yükseleceğini' Bu tarih şimdiden anlatılabilinir, çünkü zorunluluğun kendisi burada harekete geçmiştir."

    171. Nitzsche der: "Uyuyunca geçmiyor, uyanın konuşmamız gerek."

    172. Mario Levi der: "Hissedenlerle susarak da anlaşabiliriz."

    173. Frida Kahlo der: "Beni anlamadın demeyeceğim. Beni anladın. Zaten en dayanılmaz acı buydu. Sen beni anladın. Anladığın halde canımı yaktın."

    174. Defterimde bir not, ya bir alıntı ya ben yazdım: "Sana söylüyorum, ruhuna dokunan insanı bul. Konuştuğunda gözleri gülen ve seni olduğun gibi seven ve bir de kokusunda ömrünü geçirmek istediğin insan var. Gerisi boş."

    175. Fikret Şimşek, günlerce masa başında oturacak kadar yazmaya tutkuludur, mesele okumaktan ziyade, yazmaya sebep olacak şeyleri arayıp bulma çabasıdır. 3 numaralı defteri 430 sayfadır ve 3. sayfasında der: "Çocuksu sayfalarda bir gün daha geçti. Aferin sana aklımın yaramaz çocuğu."

    176. Thomas Jefferson der: "Hiçbir şey doğru zihinsel yaklaşıma sahip birini amacından saptıramaz. Yanlış yaklaşım içinde olana ise yapılabilecek bir şey yoktur."

    177. Bir kamyon arkası, 50 LD 440 plakalı, yazısı: "Dindarlığını Allah'a göster. Bana insanlığın lazım."

    178. Nietzsche der: "Savaşı olmayan savaşçı kendine saldırır." Sevgili Fazıl Say, kanımca, kendiyle uğraşmaktan vazgeçerek piyanosuyla uğraştı, konsantre oldu...

    Yarının yazarı olduğunu öne süren Friedrich Wilhelm Nietzsche (1844-1900), kendisinden sonra gelen Camus, Heidegger, Freud gibi isimleri etkilemiştir. Filoloji okumasına rağmen felsefeye ilgi duymuş ve hayatını düşünüp sorgulayarak geçirmiştir. 

    "Güneşin doğuşuna hiç şahit olmayanlar, batışını romantizm sanırlar" der.

    Alman bir filolog, filozof, şair, kültür eleştirmeni ve besteci. Din, ahlak, felsefe, bilim, modern kültür konularına yoğunluşmış, bu alanlarda metafor, aforizma, ironilerle dolu eleştiriler yazmıştır. Güç istenci, Tanrının ölümü, üstün insan ve bengi dönüş gibi kavramlara kilitlenmiştir.

    Bildiğim kadarıyla şöyle bir sözü de vardır, "Terkedilmek ve Yalnız olmak başka şeyler."

    Nietzsche'yi neden sevdim; okumalarımda beynimin genişlediğini gördüm. Etraflıca düşünmeyi öğrendim. Cesaretlendirici anlatıları var...

    179. Fikret Şimşek der: "İyi insanların, iyi olayların içinde ol; eşitlen onlarla."

    180. Şems der: "Güzel bir şeyle başla. Ama hep güzel olsun. Çünkü her insan ölecek yaşta. Geç kalmayasın."

    181. Tuncel Kurtiz der: "Bazen sırf hayatınızda kalmalarını istediğiniz için insanları affedersiniz."

    182. Fikret Şimşek der: "Bu dünyadan gidersem bir gün, huzursuzluğa gitti deyin. Huzurdan gitti yani."

    183. Alexandre Dumas, 'Monte Cristo Kontu' nda der: "Olaylar siz farkına varmadan gelişiyor, siz onları düşünmezken onlar sizi düşünüyor ve katettikleri yolu gördüğünüzde bir anda neye uğradığınıza şaşırıyorsunuz."

    184. Sylvia Plath, 'Üç Kadın' da der: "Otlar gibi yalnızım. Yitirdiğim ne? Bulabilecek miyim onu, her neyse o."

    185. Dostoyevski, 'İnsancıklar' da der: "Ölümün ne gün ne saat düşündüğünü bilmek ne hüzünlü."

    186. Sabahattin Ali, İçimizdeki Şeytan' da der: Başının içindeki düşünceler tıpkı şu gökyüzündeki seyrek bulutlar gibi daimi bir hareket halinde, şekilsiz ve elle tutulamayacak kadar dağınıktı."

    187. Osho, 'Sessizlik' kitabında der: Kafanızda neyin önemli, neyin önemsiz olduğunu netleştirmelisiniz. Her ne yapıyorsanız, kendinize bunun önemli olup olmadığını sorun."

    188. Tezer Özlü, 'Çocukluğun Soğuk Geceleri' nde der: "Beni öldürmek istiyorlar."

    189. Haydar Ergülen der: "Tuhaftır bazı kederler, sevinmek gibi gelir insana. Gelsin. Nasıl olsa geçen çocuk geçti gitti, bir daha gelmez. Gelmesin."

    190. Anton Çehov, 'Köpeğiyle Dolaşan Kadın' da der: "Zoraki gülümsemesi çirkinleştirmişti yüzünü."

    191. Kafka der: "Yalnızca aptal oldukları için bu denli kendilerinden emin konuşabiliyorlardı."

    192. Fikret Şimşek der: "Kitap okursan, ufukta yeni dostluklar görünür."

    193. Haydar Ergülen der: "Şükür, küsecek kadar yakın dostlarım oldu hayatta. Yine de itiraf etmeliyim ki ben dostluğu sokaklardan değil, kitaplardan öğrendim. Kitaplarda altını çizmeye başladım dostluğun."

    Ben de okumalarımda altını çize çize giderim, yazarım sayfa kenarına. Hemen ya da sonra defterlerime kayıt ederim bazı altını çizdiklerimin.. Bu öğretici bir şey.

    194. William Shakespeare, 'Romeo and Juliet' de der: Acı geldi mi tek tek değil, cümbür cemaat gelir."

    195. Ali Lidar der: "Sonya; ama demiştim, cesaret olmadan hayaller ölür."

    196. Dostoyevski 'Budala' da der: "Sevebileceğin birine öyle kolayca rastlayamazsın."

    197. Cenap Şehabettin der: "Sürüden ayrılanı sürü sevmez."

    198. Jose Saramago der: "Gemin büyükse fırtına da büyük olur."

    199. Tarık Tufan, 'Beni Onlara Verme' kitabında der: "Sınamadığınız bir acı üzerine konuşmak her zaman kolaydır."

    200. Fikret Şimşek der: "İletişimi kopuk insanlar, bir şekilde başarısızlığa boyun eğmişlerdir."