YERALTINDAKİ TOHUM Janisse Ray


YERALTINDAKİ TOHUM   -Janisse Ray          

    Janisse Ray'in bu kitabında anlaşılması gereken o kadar çok şey var ki, pes ediyor gibiyim bazen. Ayaklarımı uzatıp koltuktan dizüstü bilgisayarında bir film veya siyasi haberleri izlemek varken, kafama göre takılma keyfini es geçip 'tohum konusunda bilgilenmeyi' kendime dert edip, okumaya kaldığım yerden dürüstçe başlayacağım. Keyifleneyim mi yoksa üşengeçlik mi göstereyim bilemedim.
    Kitap önümde. Bense bu satırları yazıyorum. Düşündüm ki, sıraya koyabilsem hem başka şeyleri hem de asıl işimi yapabilirim. Beni engelleyen ne olabilir ki? Demek ki, birçok şeyi yapmak mümkün. Sabır ve sırayla. Bu nedenle vazgeçmek yok. 
    Janisse Ray, 'Senin için ne kadar anıt dikilse azdır' der kitabının ilk başında Wendell Berry için. Anlaşılan kitap ona adandı. Ben W.B.'i henüz tanımıyorum. Kitabı okurken alıntıları 6 numaralı defterimin 889. sayfasına el yazımla almışım, 'paragraf başlıklarını kendim koyarak' oradan buraya aynen aktarıyorum. Bu başlıklarla daha çok aklımda kalabiliyor, öyle sanıyorum.


    Olumlu Katkılar
    "İçerisinde toplu bir şekilde yaşadığımız ve bel bağladığımız birçok sistem çöküyor. Yapabileceğimiz en kolay şey, pes etmek. Fakat yapılması gereken çok şey var. Yeni sistemlerin oluşturulması için her zihin ve her beden son derece önemli. İnsanların vazgeçmesine değil, olumlu katkılarına ihtiyacımız var."
    Hayatımıza Anlam
    "Dünya üzerinde yaşamaya yönelik daha aydınlık, daha akıllıca, daha güzel ahlakla, yöntemlerle katkı sağlayarak, sevgi ve saygıyı yücelterek, mümkün olduğunca büyük şirketlerin kontrolünün dışında ve ötesinde diğer bütün canlılarla yaşamaya diyalog arayan hayatlar. Hayatımızın bir anlamı olabilmesi için. Uyuşturucu ve alkol bizleri köleleştirmeden önce daha yüksek anlayışlara ulaşmak için; sevgiyi hakim kılmak için. Az az çabalarla bir direniş hayatı geliştirmemiz gerekir."
    Tohum
    "Bir tohumun içinde çaresizlik yoktur. Tohumun içinde sadece güneş ve su, sıcaklık ve toprak gibi doğru koşulların biraraya gelmesiyle serbest kalmayı bekleyen bir hayat vardır. Her gün milyonlarca tohum iki kanadını açar. Siz de doğru koşullarınızı bulun. Bu yeni koşullarla, konularla tanışın.
    Amerikalı Sylvia Davarz. Tarihin çöplüklerinden kurtarılmış bitki türlerine ait bir tohum koleksiyonuna sahip.
    Tohumlar ve türlerin gelişimi, atalarımızın yerleşik hayata geçip tarım toplumu olmalarına hem imkan tanımış hem de teşvik etmiştir."
    İlk Tohum
    "İnsanlar Bering Boğazı'ndan geçerek Asya'dan bugün Kuzey Amerika olarak bildiğimiz kara parçasına geçerken yanlarında tohum taşıyorlardı. Muhtemelen bu tohumlardan biri, kökleri modern insanların anavatanı Afrika'ya dayana su kabağı'ydı. İlk göçler sırasında bu tohum Asya'ya, sonra da Doğu Asya'dan Kuzey Amerika'ya getirildi. 
    Besin bitkilerinin ilk kullanımı 70.000 yıl öncesine dayandığı tahmin edilmektedir. Güney Afrika mağaralarının incelenmesiyle..."
    Tarımda Döngü
    "Tarımın geçirdiği süreçleri gördük. Kamyon büyüklüğünde traktörleri de aynı zamanda. Eski bilgiler ve yeni bilgilerle donanmış bir şekilde, yeni bir yere varacağız. Daha iyi hazırlanmış halde. Eğitimli olarak geliyoruz. Erkek ve Kadınlar elele. Acemiler olarak geliyoruz. Hep birlikte kol kola, birbirimizin ayağına basmadan. Başarısız olmamak için hayat döngüsünde kalarak.
    Organik, yani kimyasallar olmadan yetiştirilen besinlerin, bizim ve dünyamız için daha sağlıklı olduğunu biliyoruz. Yerelin iklim krizinin çözülmesine yardımcı olduğunu anlıyoruz."
    Gençler
    "Kendi yaşam gücümün düşüşe geçtiğini ve diğer insanları, özellikle de gençleri, bana yapıldığı gibi güçlendirmek gerektiğini gördüğüm bir yaşa ... geldim. Bu hikaye sevgi ile ilgili. Sizleri seviyorum. Sizi tanımasam da, toprakla kurulan bu ilişkinin güçlü olduğunu anladığınız için, bu bağlantıyı kurmak istediğiniz için, özgün deneyimler yaşamak istediğiniz için, bir anlama sahip, makul, gerçek bir hayat istediğiniz için sizleri seviyorum.
    Sizler için yazıyorum. Kendi hayatımla sizlerin hayatına ilham vermek istiyorum. Sistem tahripkar. Artık kendi kendini tahrip ediyor ve insanoğlu vaktinde çareler üretmekten aciz.
    Gerçek güç, bir şeyler yapmaktan geçiyor. Gerçek güç, sistemi önemsiz kılmakla mümkün. Bu, mevcut bozuk düzende rol almamak, bu düzene katılmamak anlamı taşıyor."
    O.notu: Böylece, bozulmuş bir sistem önemsiz kılınıyor. Bizler de Güneşköy'de kendi çabamızla sisteme bulaşmadan çalışıyoruz.
    Atalarımız
    "Atalarımız besinleri yaratılıcıkları sayesinde keşfettiler; teknolojiye gerek olmadan, insanlıkla doğanın kaderlerinin içi içe geçmesi sonucu ve insanlıkla doğanın ortaklaşa eseri olarak.
    Müdahale edilerek, mesela mısırın kendi kendine yenilenme kabiliyetini ortadan kaldırdık ve mısır artık 'doğal' bir bitki değil. İnsanlar nasıl evrimleşti ise bitkiler de uzun süreçlerde evrimleşiyorlar. Buna çomak sokmak tehlikeli olmuştur."
    Yetiştirmiyorlar
    Yetiştirmiyorlar artık! Dünya genelinde binlerce farklı tür, özellikle de eski cinsler tehlike altında; gittikçe daha az sayıda çiftçi bu cinsleri yetiştiriyor ve çoğu zaman hiçbir çiftçi bu cinsleri üretmiyor, türler yok oluyor ve bu türlerin tohumları artık bulunmuyor. Yiyeceklerin nesli tükeniyor. 
    Türlerin azalmakta oluşunun 3 sonucu var
    1. Tabaklarımızda ve damak zevkimizde yaşadığımız kayıptır. Bütün o farklı türde elmaları, domatesleri, lahanaları, pırasaları, mısırları, biberleri, patlıcanları özlemek ve ne kaçırdığımızı bilmemek çok üzücü.
    2. Tohumlar üzerindeki hakimiyetimizi ve yiyecek arzımız üzerindeki kontrol kabiliyetimizi yitirmek.
3. Türlerin azalmasının tarımsal çeşitliliği tehdit ediyor olmasıdır. Kayıp olan bütün türler, sofralarımızı şenlendirmek ve çiftçilerin bağımsız kalmalarını sağlamaktan daha fazla işe yarar. Şunu biliyoruz, bir sistemin biyolojik çeşitliliği ne kadar az olursa, çökme olasılığı da o kadar büyüktür. 
    Gen havuzunu, gerek türlerin kaybı gerekse endüstriler tarafından evrim sürecinin ele geçirilmesi ile aciz hale getirerek, etkinlerimizin değişime adapte olması kabiliyetini azaltıyor ve yiyecek tedarikinin tamamını riske atıyoruz."
    3 Ekin
    "Bütün tahıl üretiminin %87'sini ve herhangi bir yerde yenen bütün yiyeceklerin %43'ünü oluşturuyorlar. Buğday, Mısır ve Pirinç."
    O.notu: Buraya Edward O.Wilson'dan 'Yaşamın Geleceği' adlı eserinden başka bir bilgi koyalım: "Dünyanın yiyecek kaynağı, ince bir biyolojik çeşitliliğine bağlı" diyor ve ekliyor "Aslında, yenilebilir olarak kabul edilen bitki türlerinin %90'ı, var olduğu bilinen 250.000 bitki türü arasındaki 103 bitkiden geliyor. Buğday bile dünyanın yiyecek ihtiyacının %23'ünü karşılıyor. 100.000 kadar buğday türü var."
    Yerel Irk
    "Birçok cinse sahip evcilleştirilmiş bir türün yerel cinsidir ve endüstriel ıslah yöntemiyle değil, büyük ölçüde doğal yollarla geliştirilmiştir."
    Monokültür-Islah
    "Ekinlerin aynı cinsten olması zaafiyete yol açıyor ve bunun tek sebebi her şeyin aynı anda olgunlaşması değil. İrlanda'da 1846 yılında görülen Patates Felaketi, monokültür -yani bir yörede tek bir ürünün yoğun olarak yetiştirildiği- tarımda neler olabileceğini göstermektedir. Bu felaket 'Büyük Kıtlığa' ve koca bir halkın göçüne yol açmıştır."
    O.notu: Peyzaj mimarlığı'nda da yaşanır bu. Dikersiniz tek tür, bitkiye bir hastalık gelir, hepsi yaralanır, çürür veya kurur.
    "Verimli tür olan bu 'Dok' türü patates, bir mantar hastalığı patateslerin depolarda çürümesine neden oldu. Bu türün yaprakları biraz dirençli olmasına rağmen, kökleri dirençli olmadığı için patateslerin depoda çürümelerine yol açtı anlayacağınız. Doğal yollarla gelişimini evrimsel ağda tamamlayabilseydi bu beklenemezdi.
    Modern, endüstriyel olarak ıslah edilmiş buğday glüten inoleransındaki ciddi bir artış ile birlikte obezite ve diğer birçok hastalığa yol açan buğday proteinlerindeki yapısal değişimlerle ilişkili."
    O.notu: Dr. Qilliam Davis bu konularla ilgili çok yazı yazmıştır. "Beslenme biçimlerimiz endüstrileşmekle kalmadı, aynı zamanda daha az çeşitli hale geldi."
    Michael Pollan, "Mısır, Soya ve Buğday'a 'bütün işlenmiş yiyeceklerin yapı taşları' adını veriyor.

-----------------------
Devam edecek...










Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

KENDİME BAKABİLDİĞİM ORANDA ALEMDE HER ŞEY TANIDIK

YAZMA İŞİ

31 Mart 2024 Yerel Seçimleri Ardından